GenelGüncelKültür SanatTürk Dünyası

TÜRKİYE’YE KAFKAS GÖÇLERİ

Birinci Dünya Savaşı sonrasında ciddi şekilde göçmen sorunu yaşanmıştır. Kırım Savaşı’ndan sonra göçler büyük boyutlara ulaşmış, Osmanlı devleti’ne Kırım, Kuzey Kafkasya, Rumeli ve diğer yerlerden yapılan göçler felâketlerle dolu olmuştur.

Türkiye’ye ilk Kafkas göçlerinin Kırım Savaşı sonunda Rusların Kafkasya’daki baskısıyla 1856 yılından sonra başladığını kabul etmek gerekir. Bu tarihteki Kafkas göçmenlerin sayısı 200 bin ile bir buçuk milyon arasında değişmektedir. Ancak 1856–1907 arasında Osmanlı topraklarına ulaşabilen Kafkasyalı Göçmen sayısı ortalama 600 bin kadardır.

1856 yılında başlayan bu göçler sırasında Suriye, İç Anadolu, Doğu Anadolu ile önemli ölçüde Kafkas göçmeni de Rumeli’ye, stratejik bölgelere yerleştiği görülmektedir. Kafkas göçmenlerin büyük bölümü 93 Harbi sonrasında, 1878 yılından sonra gerçekleşmiştir. Göç esnasında fazla insan telafatı, hastalıkları ve etkileri olsa da farklı kültürleri olan halkların bir birine etkisi de olmuştur. Bu gibi durumlar, göçe maruz kalan halkların hepsi için geçerlidir. Kötü şartlardaki gemiler ve ilkel taşıma araçlarının batmasıyla ve başka belalarla yollarda helak olmuşlardır.

İskânı bekledikleri yerlerde aç ve açıkta kalanlar, sonra yerleştirildikleri yerlerde son derece olumsuz doğa koşulları ve hastalıklar ile mücadele edenler, on binlerce insanın mahvolmasına neden olmuştur. Bazı göçmen köylerinde göçmenlerin kırılmasından ölülerini gömecek insan bile kalmadığı bugün bile anlatılır. Bu göç yıllarında çok fazla insan ölmesi insan psikolojisine vurulan darbeler olmasına rağmen aynı zamanda bugünkü demografik dağılım ve milliyetçiliğin tırmanışı açısından da önemli rol oynamıştır. Türk milliyetçilik hareketinin doğuşunda göçmenler içerisinden aydınların da olduğu görülmektedir.

Anadolu’ya göçmen olarak gelmiş Yusuf Akçura, Ahmet Ağaoğlu, Mehmet Emin Resulzade, Abdurreşit İbrahim, Alibey Hüseynzade, Ayaz İshaki, Halim Sabit, Mizançı Mehmet Murad, Akdes Nimet Kurat, Reşit Rahmeti Arat, Sadri Maksudi Arsal, Zeki Velidi Toğan, Ahmet Caferoğlu gibi ilim adamları Türk milletçilik tarihinde aydınlar gurubu olarak Osmanlı fikir hayatının en etkin akımı haline gelmesinde etkili olmuşlar, yeni Türk devlet teşkilatının şekillenmesine zemin hazırlamışlardır.

Anadolu’da Türk milliyetçiliğini yaymak için ciddi çalışmalar yapan göçmen kökenli aydınlar 1915’de İstanbul’da Rusya idaresinde Türk Tatar Müslümanları haklarını koruma komitelerini kurarak Anadolu’nun mevcut sosyal yapısını temelinden değiştirmiştir. Demek ki, göç hareketine hem göç, hem de sürgün gibi bakılsa bile bugünkü Türk dünyası için Kafkasya dan gelen göçmenlerin önemli sonuçlar yaptığı da unutulmamalıdır.

Kırım'ın Sesi Gazetesi

27 Şubat 2015 Tarihinde hizmet bermege başlağan www.kiriminsesigazetesi.com maqsadı akkında açıklama yapqan Mustafa Sarıkamış İsmail Bey Gaspıralı’nıñ bu büyük mirasına sahip çıqmaq ve onun emellerini yaşatmaqtır. Qırımtatar Türkleriniñ ananevî, körenek, ürf, adet kibi yaşamlarında ne bar ise objektif şekilde Dünya cemiyetine taqdim etilmektir.

Pin It on Pinterest