GenelGüncel

DÜNYADA EDEBİYATSIZ MEDENİYET MEDENİYETSİZ EDEBİYAT OLMAZ

Dünyadaki bütün ülkelerde olduğu gibi, Türkiye’de de düşünce tarihinde, yenilenme ve yabancılaşma akımlarının öncüleri edebiyatçılar olmuştur. Edebiyatla medeniyet arasında, kendine özgü, bir iletişim ve etkileşim vardır. Medeniyet edebiyatı, edebiyat medeniyeti zenginleştirir. Türkiye’nin geleceğini kendi medeniyetlerinde arayan edebiyatçılar, Anadolu insanının, düşünce ve eylem dünyasına yeni boyutlar kazandırmışlardır.
*
Mehmet Akif’in ve Yahya Kemalin izinden giden,Büyük Doğu, Diriliş, Edebiyat ve Mavera dergileri çevresinde toplanan edebiyatçılar, Batı medeniyetinin değerlerine karşı, İslam medeniyetinin değerlerini savunmuşlardır. Söz konusu dergilerin öncüleri olan, Necip Fazıl, Sezai Karakoç, Nuri Pakdil, Rasim Özdenören,Cahit Zarifoğlu,Erdem Bayazıt,Akif İnan ve onları izleyen edebiyatçılar, medeniyetsiz edebiyat, edebiyatsız medeniyet olmayacağına inanmışlar,edebiyatı medeniyet, düşünceyi eylem, hayatı iman için bilmişlerdir. 
*
Başta Mevlana, Shakespere ve Goethe olmak üzere, dünyanın dönüştürücü edebiyatçılarının bilgi ve bilgelik dünyaları,yüzyıllar içinde toplumların düşünce ve eylem dünyaları olurlar. Onlar edebiyatlarıyla medeniyetlerini, medeniyetleriyle edebiyatlarını bütünleştirmişlerdir. Onların edebiyatları bütün dünyaya yön gösteren kutup yıldızları olurlar. Cengiz Aytmatov’un dediği gibi, her yazar “kendi toplumunu” anlatır, kalıcı olanlar, “yerel olanın ötesine geçerek”, küresel değerleri yakalayanlardır.
*
Büyük edebiyatçılar kendi toplumlarının, kendi çağlarının çığlığı olurlar, çağlarındaki gelişmelerden sorumlu oldukları gerçeğini, hiçbir zaman unutmazlar. Onlar her zaman kutup yıldızları için, yolun hiçbir zaman kalabalıkların yolu olmadığını vurgularlar. Onların yolu kalabalıkların yolu değildir, her zaman kalabalıklar arasında yalnız olmasını bilirler.

Çığır açan edebiyatcılar, yazmanın olduğu kadar, okumanın da ustasıdırlar. Onlar bir sayfa yazmak için, kırk sayfa okumak gerektiğini çok iyi bilirler.Bazan bir cümlenin kırk cümle yazdırdığının bilincindedirler.
*
Bütün usta yazarlar, bir kuyumcu titizliğiyle, bir kelime, bir cümle, bir sayfa ve bir kitap ararlar. Onlar her yerde hem “oku”, hem de “yaz” emri var diyenlerdendir. Dünyanın her yerinde,okuyanlar yazarlar,yazanlar okurlar.
*
Kutup yıldızı yazarlar, yazdıklarıyla yetinmezler. Onlar her zaman, esas yazmak istediklerini yazamadıklarını düşünürler, yazdıklarıyla ölümsüzleşirler. Bunun için, yazmaya hiç ara vermezler. 
*
Kutup yıldızı olan edebiyatçılar, ömürlerini okumaya ve yazmaya adarlar. Bildiklerini ve düşündüklerini, paylaşmak için, sürekli yazarlar. 
*
Edebiyatla silahlanan medeniyetler, hiçbir savaşta üstünlüklerini yitirmezler. 
*
Dünyada köklü medeniyetleri olanların, zengin edebiyatları olur. 
*
Edebiyatta yok olanlar, medeniyette var olmazlar.

Prof. Dr. Nazif Gürdoğan

Pin It on Pinterest