GenelGüncel

16 Ocak Türkmen Şehitleri Günü

Irak Devleti kurulduğu gün’den bugüne kadar, yani takriben yüze yıl’a aşkın bir süreç içerisinde biran olsun Irak Türkleri’nin (Türkmenleri) yüzü gülmedi, bilakis hep çile, sıkıntı, sürgün, katliam, idam, hapis, suikast, patlama, dışlama vb. mezalimlere maruz kaldılar.
Osmanlı’nın hakimiyetinden çıkıp, İngiliz işgali altına giren Irak toprakları birinci derecede Türkmenleri rahatsız ve huzursuz etmiştir. İngilizlere karşı sürekli direnen ve mukavemet gösteren Türkmenler, maruz kaldıkları ilk katliam 1920 sene’sinde Telafer halkına olmuştur. Daha sonra sırasıyla 1924 yılında Kerkük’te Lifiler katliamı, 1946’da Kerkük Gavurbağı katliamı, 14 Temmuz 1959’da Kerkük katliamı, 1980’de lider kadroları ve gizli teşkilat azaları’nın idamı, 1991’de Altunköprü ve Tazehurmatu katliamı, 1996’da Erbil katliamı …
Nihayet 9 Nisan 2003 yılında Saddam rejimi devredildikten sonra, Millet sevinip, artık huzur’a kavuştuk diye düşünmüştür. Meğer kaderimizde hep çile çekmek şehit vermek varmış, 2003 yılından bugüne kadar da Türkmenler binlerce şehit kurban etmiştir. Musul, Telafer, Erbil, Kerkük, Tuzhurmatu, Bayat Köyleri, Amirli, Yengice, Diyale, Mendeli .. biran olsun neşe ve huzur nedir bilmemişler, ancak bölgeleri hep kan gölüne dönmüştür.

Bunca şehit veren bir yüce millet’in Şehit Günü olmaz mı? 
İşte bu soru üzerine Türkmen milleti’nin aydınları ve önderleri bir araya gelip, fikir alışverişi ve istişareler ardından, Telafer’den Mendeli ve Aziziye’ye kadar muhtelif zaman ve mekanlarda şehit düşen tüm Türkemen şehitlerini temsilen sebolik olarak (16 Ocak) günü Türkmen Şehit Günü ilan edilmiştir.

Peki 16 Ocak nedir?
Dönemin Türkmen Lideri, Türkmen Kardeşlik Ocağı (O Dönemde Irak Türkmenlerinin tek ve resmi müessesesi) Başkanı Albay Abdullah Abdurrahman ve dava arkadaşları, Doç.Dr. Necdet Koçak, Dr. Rıza Demirci ve İşadamı Adil Şerif 16 Ocak 1980 tarihinde Bağdat’ta idam edilmişlerdir. Tek suçları Türkmen olmuş olmalarıydı.

1. Şehit Lider Abdullah Abdurrahman: 1913 yılında Irak’ın Kerkük şehrinde doğdu. Bağdat Harp Okulu’nda öğrenim gördü. 1941’de İngilizler’e karşı başlatılan milli mücadeleye iştirak etti. 1948 yılında Türkmen Generalleri olan Mustafa Ragıp ve Ömer Ali Bayraktar ile birlikte Filistin’i kurtarma girişiminde bulundu. 14 Temmuz 1959 tarihinde Türkmenler’e yönelik yapılan Kerkük Katliamı’ndan şans eseri kurtuldu. Cereyan eden soykırımı Devrim Komuta Konseyi Başkanı ve Başbakan Abdulkerim Kasım’a haber vererek olayları bastırmak için bir birlik gönderilmesini sağladı.
Bu sayede Türkmen halkını büyük bir facia’dan kurtardı. Daha sonra ordudan emekli olarak 1960 yılında kurulan Türkmen Kardaşlık Ocağı’nın başkanlığını yaptı. Bu görevini 12 yıl boyunca sürdürdü. Bölgede yaşayan Türkmenler’in sorunlarıyla bizzat ilgilendi. Baas Partisi’nin Irak Türkleri’ne karşı yürüttüğü sindirme politikası sebebiyle, 1976 yılında, Türkmen Kardaşlık Ocağı’ndan uzaklaştırıldı. 1979 yılında tutuklanarak çeşitli işkencelere maruz kaldı. 16 Ocak 1980 tarihinde dava arkadaşlarıyla birlikte 67 yaşında idam edildi. Kerkük’te cenazesine katılacak olan halk daha fazla eziyyet görmesin diye, kendi vasiyeti üzerine cenazesi Kerbela şehrine defnedildi. 

2. Şehit Doç.Dr. Necdet Koçak: 7 Nisan 1939 tarihinde Kerkük’te doğdu. İlk, orta ve lise tahsilini Kerkük’te tamamladı. 1958 yılında Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bölümü’ne girdi. 1962 yılında yüksek ziraat mühendisi olarak mezun oldu. Kerkük’e döndü. 1962-1964 yılları arasında Tarım Bakanlığı’na bağlı Zirai Donatım Müdürlüğü’nde çalıştı. 1964 yılında Türkiye’ye tekrar geldi. 1966 yılında Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde master öğrenimini tamamladı. 1969 yılında aynı üniversitede doktorasını tamamladı. Irak’a dönerek 1970 tarihinden itibaren Bağdat Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nde öğretim görevlisi olarak görev yaptı.
1976 yılında doçent oldu. Daha sonra da profesörlük tezini takdim etti. 22 Mart 1979 tarihinde kendisine ‘Türkçülük Suçu’ isnat edilerek tutuklandı. 16 Ocak 1980 tarihinde Bağdat’ta Saddam rejimi tarafından idam edildi. Cenazesi Kerkük’te toprağa verildi.

3. Şehit Dr. Rıza Demirci: 1928 yılında Kerkük’te doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini burada tamamladı. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi’ne kabul olundu. Orman Fakültesi’ni 1951 yılında bitirdi. Buradan mezun olduktan sonra, Irak’a döndü. Aynı yıl içerisinde Erbil ve Kerkük Orman Bölge Müdürlüklerini kurdu. Bundan sonra Türkiye’ye döndü. 1959 yılında İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Ambalaj Bölümü’nde yüksek lisans ve daha sonra da doktora yaptı. Ardından Bağdat Orman Genel Müdürlüğü Teknik İşleri Daire Başkanlığı ve Genel Müdür Yardımcılığı görevlerinde bulundu. 7 Mayıs 1960 yılında Bağdat’ta kurulan Türkmen Kardaşlık Ocağı’nın kurucularındandır. Türkmen Kardeşlik Ocağı en aktif üyelerinden birisiydi. Ocak bünyesi içerisinde çok başarılı işler yaptı. Bunların en önemlilerinden birisi, Kardeşlik Ocağı içerisinde bir Öğrenci yurdu açıp, burayı yönetmesi idi. Bu vesile ile yüzlerce Türk öğrencinin en iyi şekilde eğitim tahsillerini sağladı. Ayrıca, Kardaşlık Dergisi’nin çıkarılmasında, Irak Türkleri hakkında gerek coğrafik gerekse tarihi araştırmalar yapmasında, Irak’ta bulunan Türk nüfusunun yerleşim sahalarının tespitinde büyük çabalar harcadı. Irak Ormancılık ihtisasındaki gelişmelere büyük katkılar sağladı. Başarılı bir bilim adamı olduğunu da ispatladı. Bununla birlikte milli şuuru yüksek, mütevazı, yardım sever, milli davas adamı, görevine bağlı ve cesur bir kişiliğe sahipti. Mart 1979 tarihinde diğer dava arkadaşları ile birlikte tutuklandı. Ancak bugüne kadar ne cenazesi teslim edildi, ne de idamı doğrulandı. Kaderi diğer dava arkadaşları ile aynı olduğu için, kesin olmamakla birlikte Dr. Rıza Demirci’nin de infaz tarihi 16 Ocak 1980 kabul edilir.

4. Şehit Adil Şerif: 1928 yılında Kerkük şehrinde doğdu. İlkokul tahsilini, burada tamamladı. Daha sonra iş hayatına girdi. İş hayatında, çok başarılı oldu. İş hayatındaki başarıları yanında, milli dava’ya da büyük hizmetler gösterdi. Bu uğurda gerek maddi, gerekse manevi her türlü fedakarlığı yaptı. Irak Türklüğünün ve Kerkük’ün yetiştirdiği en önemli şahsiyetlerden birisidir. Sevilen, sayılan ve sözü dinlenen birisiydi. Halk içinde yetiştiği için halkın büyük sevgisini ve saygısını kazandı. 

Bir süre sonra Kerkük’ten ayrıldı ve Bağdat’a yerleşti. Burada milli davaya, elinden gelen her türlü yardımı yapmaya devam etti. Mart 1979 tarihinde tutuklandı. 16 Ocak 1980 tarihinde diğer dava arkadaşları ile birlikte idam edildi. Cenazesi Bağdat’ta toprağa verildi

16 ocak türkmen şehitler günü
16 ocak türkmen şehitler günü

MUSTAFA VACİD AĞAOĞLU

Kırım'ın Sesi Gazetesi

27 Şubat 2015 Tarihinde hizmet bermege başlağan www.kiriminsesigazetesi.com maqsadı akkında açıklama yapqan Mustafa Sarıkamış İsmail Bey Gaspıralı’nıñ bu büyük mirasına sahip çıqmaq ve onun emellerini yaşatmaqtır. Qırımtatar Türkleriniñ ananevî, körenek, ürf, adet kibi yaşamlarında ne bar ise objektif şekilde Dünya cemiyetine taqdim etilmektir.

Pin It on Pinterest