Yasa dışı ilhakın 6. yılında Kırım’da hak ihlalleri hala gündemde
Rus silahlı milislerin gölgesinde 6 yıl önce yapılan referandumla Kırım’ın Rusya tarafından gayrimeşru ilhakının ardından Kırım Tatarlarına yönelik baskı ve hak ihlalleri hala devam ediyor.
Ukrayna‘da 2014’te Batı yanlılarının protestoları ile başlayan olaylar ve dönemin Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç’in Rusya’ya kaçması Kırım’ın kaderini değiştirdi.
Ülkede meydana gelen idari boşluktan istifade eden Rus yanlısı gruplar Kırım’ın Rusya’ya ilhakı için planlarını yürürlüğe koydu ve Yarımada’yı Ukrayna yönetiminden ayırma çalışmalarını başlattı.
Kırım’da bulunan Rus üssündeki askerler birliklerinden ayrılarak Yarımada’nın değişik bölgelerinde konuşlandı.
Yarımada üzerinde başlayan askeri hareketliliğin yanı sıra Moskova’nın siyasi desteği de hemen devreye girdi.
Moskova’dan hızlı bir şekilde Kırım’a milletvekili heyeti gönderildi ve böylelikle Yarımada’da üzerinde Rus propagandası daha güçlü bir şekilde dile getirilmeye başlandı. Kırım’ın Rusya’ya katılması talebi parlamentoda Rusya yanlısı parti tarafından açıkça önerildi.
26 Şubat’ta Kırım Parlamentosu önünde Ukrayna yönetimi yanlısı Kırım Tatarları ile Rusya yanlısı Rus Birliği Partisi taraftarlarının karşı karşıya geldiği büyük bir miting gerçekleştirildi. Binlerce kişinin katıldığı mitingde iki taraf arasında arbede yaşandı.
Mitingin ardından Rusya yanlısı silahlı milisler Kırım Parlamentosu ve hükümet binalarını kontrol altına aldı.
“Yeşil adamlar” olarak adlandırılan bu milislerin baskılarıyla parlamentodan Kırım’ın Rusya’ya bağlanması için referandum yapılması kararı çıkarıldı.
Parlamentonun kararında “Kırım, Ukrayna’nın bir parçası olarak mı kalsın yoksa Rusya’ya mı bağlansın?” sorusunun referandum ile halka yöneltilmesi kararlaştırıldı.
Uluslararası kuruluşlar ve çok sayıda ülke referandumun gayrimeşru olacağı uyarısında bulundu.
Kırım Tatar halkının iradesini temsil eden Kırım Tatar Milli Meclisi referandumun boykot edilmesi çağrısında bulundu.
Bütün bunlara rağmen 16 Mart 2014’te referandum yeşil adamların gölgesinde yapıldı ve Kırım’ın Rusya’ya bağlanması yönünde karar çıkartıldı.
Rusya ise referandumdan çıkan bu kararın hemen ardından 21 Mart 2014’te Kırım’ı Rusya’ya bağlamak için Moskova’da imza töreni düzenledi.
Kremlin Sarayı’nda düzenlenen törende, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, “Kırım ve Sivastopol’ün Rusya’ya bağlanması ve yeni federal bölgeler oluşturulmasını” öngören yasayı imzaladı.
BM ve Türkiye ilhakı tanımadı
Böylelikle Rusya, Kırım ve Rus donanmasına ev sahipliği yapan Sivastopol’ün yasa dışı ilhakına resmi nitelik kazandırdı. Ancak dünyada pek çok ülke ve Türkiye Rusya’nın bu yasa dışı ilhakını tanımadı.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 27 Mart 2014’te Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü destekledi, Kırım ve Sivastopol’ü Ukrayna’nın ayrılmaz toprak parçası olarak tanıdı. BM, Rusya’nın Kırım’ı ilhakını yasa dışı ilan etti.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Kırım’ın yasa dışı ilhakını tanımıyoruz.” diyerek her defasında Türkiye’nin bu konudaki duruşunu vurguladı.
Kırım Tatarlarına baskı
Rusya’nın Kırım’ı yasa dışı ilhakı sonrası Rus yanlısı olmayan bazı Kırım Tatarları ve Ukraynalılar maruz kaldıkları baskı nedeniyle Yarımada’yı terk etmek zorunda kaldı.
Kırım Tatar halkının lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ve bazı Kırım Tatar Milli Meclisi yöneticilerine Kırım’a giriş yasağı konuldu.
Rus mahkemesince Kırım Tatarlarının iradesini temsil eden Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) aşırıcı örgüt kapsamına alındı ve faaliyetleri yasaklandı.
Kırım’da kalan Ukrayna yanlısı Kırım Tatarları ise baskı altına alındı ve tutuklanmaya başladı.
Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) kaynaklarına göre, çoğunluğu Kırım Tatarı sayıları 10’un üzerinde insan ölü bulundu.
Rus güvenlik güçlerince Kırım Tatarlarının evlerine, camilere, okullara baskınlar yapıldı.
Meclisin analizine göre, sadece geçen yıl Rus güvenlik güçlerince Kırım Tatarlarının evlerine, camilere, okullara yönelik 86 baskın yapıldı. Bu baskınlarda 157 kişi gözaltına alındı, 194 kişi sorgulandı, 335 kişi tutuklandı.