EVLİYA ÇELEBİ TATARLARIN MİSAFİRPERVERLİĞİ’Nİ VE KEBABI ANLATIYOR
17. yüzyılın tanınmış seyyahı Evliya Çelebi 10 ciltten oluşan ünlü seyahatnamesinden birinde Bahçesaray şehrini ayrıntısıyla anlatırken, bu şehrin araba tekerleği аteşinde pişmiş kebabının çok meşhur olduğunu kaydedip, onunla ilgili şu hikâyeyi nakleder:
«Heyhat sahrasında Kıpçak Bozkırında bir Nogay Tatarı, konar göçer bir Tatara misafir olur. Tatar misafirine riayet (hürmet) etmek ister. Bir koyun boğazlar. Fakat koyunu kızartmak için odun yok..Bir arabası var ama onun üzerinde de canından aziz bir mahbube gelini varmış.Mahbubesini sahraya bırakıp arabanın tekerleğini yakarak koyunu kızartır. Sonra Nogay derhal kendi ilinden yedi araba mal getirip ev sahibine verir. Tatarlar arasında hürmet makamında araba tekerleği ile pişmiş koyun kebabı yedirirler. Hatta Tatar birisi ile çekişse “Neni körgenmen, bana ne minnet kastarsın, yoksa araba tekerleği ile pişmiş kebabını mı aşadım?” derler».
(Evliya Çelebi Seyahatnamesi, 1970: 217).