GenelGüncelKültür Sanat

MARAŞ’TA İLK KURŞUN ve SÜTÇÜ İMAM

MARAŞ’TA İLK KURŞUN ve SÜTÇÜ İMAM

İsmail CİNGÖZ

Osmanlı Devleti 30 Ekim 1918 Mondros Mütarekesi ile Birinci Dünya Savaşı’ndan yenik olarak ayrılmıştır. Limni Adası’nın Mondros Limanı’na demir atmış İngiliz donanmasına ait Agamemnon zırhlısında 30 Ekim akşamı Rauf Orbay tarafından imzalanan bu Ateşkes Anlaşması, sonuçları ve içerikleri itibariyle fiilen Osmanlı Devleti’ni sona erdirmiş olarak kabul edilebilir. Zira Mütareke sonrası gelişmeler Osmanlı Devleti’nin işgal kuvvetleri karşısında hiçbir hükmünün kalmadığını göstermektedir.

Birinci Dünya Savaşı’nın galip devletleri Britanya İmparatorluğu, Fransa ve İtalya Mütareke’nin meşhur 7. Maddesi hükümlerine göre zaman geçirmeksizin Osmanlı topraklarını işgal harekâtına girişmiştir. Bu kapsamda ilk olarak İngilizler, Musul Vilayetinin teslimini talep etmiştir. Musul’da konuşlu 6. Ordu Komutanı Ali İhsan Paşa, şehri terk etmemekte direnmiş ancak Osmanlı yönetiminin teslim emri üzerine istifa etmiştir. Yerine atanan Binbaşı Halit Akmansü, İstanbul’dan aldığı emir ile Musul’u boşaltması üzerine İngilizler 15 Kasım 1918 tarihi itibariyle Musul’u işgal etmiştir[1].

Hemen akabinde Anadolu’nun birçok yeri gibi Çukurova ve Anadolu’nun Güney-Güneydoğu illeri de işgale uğramıştır. İngiliz işgal kuvvetleri 22 Şubat 1919’da Maraş’ı, 24 Mart 1919’da Urfa’yı işgal etmiş, İngilizler ve Fransızlar, ordularında görevli Ermeni Lejyoner askerleriyle birlikte gelmiştir. Ayrıca Birinci Dünya Savaşı’nın devam ettiği günlerde o günün şartları gereği Osmanlı Devleti’nin “Tehçir Kararı” ile gönderilen veya kendi istekleri ile Anadolu’nun çeşitli bölgelerinden ayrılan Ermenilerin de bir kısmı, İngiliz ve Fransız işgalleri sürecinde geri dönmüştür.

Bu süreçte kafileler halinde geri dönmeye başlayan Ermeniler, karşılaştıkları Türklere hakaret ve tahrik etmekten geri kalmamışlar, bölgeyi terk ederken parasıyla satmış oldukları evlerini, arazilerini yalancı şahitlerle ve işgal kuvvetlerinin de yardımları ile gasp etmişlerdir. Bunlarla yetinmeyen işgal kuvvetleri ve yerli azınlıklar Osmanlı topraklarında Türk ve Müslüman halka görülmedik zulüm, işkence ve katliamlar yapmıştır.

Bu arada İngilizler’in; Fransızlarla aralarında yaptıkları protokoller doğrultusunda Çukurova ve Güney-Güneydoğu bölgelerini Fransız işgal kuvvetlerine devretme kararı almaları üzerine Maraş, Antep ve Urfa bölgeleri Fransız işgal kuvvetlerine devredilmiştir.

Çukurova bölgesinde Fransızların halka karşı çok sert ve kırıcı tutumları olduğunun duyulması üzerine Maraş halkı Fransızları şehre sokmamanın çarelerini aramaya başlamışlar, Mustafa Kemal’in tavsiyeleri ile mitingler tertip etmişler ancak bütün uğraşlara rağmen[2] 29 Ekim 1919 günü Yüzbaşı Joli ve Fontanine komutasındaki Fransız askerleri şehre girmiştir[3].

İşgalden bir gün sonra 30 Ekim 1919’da Maraş’ta Uzunoluk Hamamı’ndan çıkan 3 Türk kadınının, Fransız Ermeni Lejyon askerleri tarafından “Burası artık Türk Memleketi değildir. Fransız müstemlekesi dahilinde peçe ile gezilemez” diyerek peçelerinin zorla açılmaya çalıştığı görülmüştür. Yaşanan arbede üzerine Çakmakçı Sait “Gavur oğulları! Dokunmayın bacılarıma” diyerek Ermeni Lejyon askerlerinin üzerine yürümüştür. Silahsız olan Çakmakçı Sait, Ermeni Lejyon askerleri tarafından silahla vurularak şehit edilmiştir.

Bu gelişmelere şahit olan Sütçü İmam, üzerinde taşıdığı silahıyla ateş açarak Ermeni Lejyon askerinden birini öldürmüş, birini de yaralamış ve olay yerinden kaçmıştır. Ölen Ermeni Lejyon askeri için Fransız işgal kuvvetleri ve yerli işbirlikçi Ermeniler tarafından,1 Kasım 1919 günü büyük bir cenaze töreni düzenlenmiştir.

Maraş’ta düşmana direniş için ilk kuruşunu atan Sütçü İmam’ın asıl adı İmam Ali’dir. 1871 doğumlu olan ve süt satarak geçimini sağladığı için “Sütçü İmam” lakabı ile bilinmektedir. Olay yerinden Ağabeyli köyüne kaçan Sütçü İmam, Fransız işgal kuvvetleri ve yerli işbirlikçi Ermeniler tarafından ev ev aranmış, akrabaları, arkadaşları ve neredeyse tanıdığı herkes sorguya çekilmiş ancak hiç kimse yerini söylememiştir.

Hatta dayısının oğlu Kireççioğlu Kadir, büyük işkencelere maruz kalmış, burnu ve kulakları kesilerek şehit edilmiştir. Bir tabutun içine konulan cenazesi gözdağı olsun diye hükûmet meydanında vatandaşlara teşhir edilmiştir.

Belediye Başkanı Bekir Sıtkı Bey, Fransızların ve Ermeni Lejyon askerlerinin Sütçü İmam olayı bahanesi ile Maraş’ta işledikleri cinayetleri bir telgraf ile Antep Fransız işgal kumandanına yanında bulunan 10 kişinin de imzaladığı şikâyet telgrafı çekmiştir. Bunun üzerine Osmaniye Guvarnörü Andre, olayları incelemek üzere Maraş’a gönderilmiştir. Maraş’a gelen Andre kısa süre sonra İşgal Kuvvetleri Maraş Valisi olarak atanmıştır[4].

Sütçü İmam bu süreçte, Bertiz bölgesinde Kuvayi Milliye dahilinde faaliyet yürüten Yüzbaşı Muharrem Beyazıt komutasındaki birliğin hazırlıklarına katılmıştır. Bu arada işgal kuvvetleri Valisi Andre’nin Maraş’a geldiğinde Aşıklıoğlu Hüseyin ile aralarında geçen bir diyalog esnasında Aşıklıoğlu Hüseyin’in “…Maraş bize mezar olmadan düşmana gülzar olmaz” sözleri de tarihe geçmiştir.

***

Fransız işgalinden bir ay sonra 29 Kasım 1919 Perşembe günü Mecli-i Mebusan Üyesi Katolik Agop Hırlakyan’ın evinde Fransız komutanıGovernör Andreiçin şehrin ileri gelenlerinin de katılımı ile akşam yemeği daveti verilmiştir. Bu davette yemek sonrası Agop Hırlakyan’ın torunu Helena ile dans etmek isteyen Fransız Komutanı Andre’ye “Sizinle dans edemem, Türk Bayrağı’nın dalgalandığı yerde dans etmeyeceğime yemin ettim” cevabı karşısında Fransız komutan, yarından itibaren resmi dairelere ve kaleye Türk Bayrağı çekilmemesi ve Fransız Bayrağı çekileceği emrini vermesi üzerine kız dans teklifini kabul etmiştir[5].

Ertesi gün yani 30 Kasım 1919 Cuma günü,Maraş Kalesi’nde Fransız Bayrağının dalgalandığını gören Ulu Cami İmamı Rıdvan Hoca’nın “Kalesinde bayrağı dalgalanmayan ülkede cuma namazı kılınmaz!” sözleri üzerine kaleye hücum eden Maraş halkının, kaledeki Fransız askerlerini etkisiz hâle getirip Türk Bayrağı tekrar kale burçlarına dikilmiştir. Ardından Maraş halkının, Maraş ve çevresinde kahramanca başlattıkları mücadeleler karşısında Fransızlar, 11 Şubat 1920’de şehri boşaltmak zorunda kalmış ve 12 Şubat 1920 günü Türk askeri Maraş’a girmiştir.

Fransızların şehri terk etmesiyle birlikte Maraş ve çevresinde yaşayan veya Fransızlarla birlikte gelen Ermenilerin bir kısmı çekilen Fransızlarla kafileler halinde gitmiştir. Ocak 1922’ye kadar kaldığı görülen bir kısım Ermeniler ise Millî Mücadele’nin başarılı olması üzerine bölgeyi terk etmiştir. Giden Ermenilerin ekser çoğunluğunun Suriye ve Kıbrıs’a gittikleri bilinmektedir. Bu arada işgal yıllarında onca zulüm yaşamalarına rağmen Maraş halkının Ermenilere karşı ciddi bir saldırı olayı meydana gelmemiştir[6].

Kurtuluşun ardından Maraş halkı tarafından “Bayrak Olayı” adı verilen Türk Bayrağı’nın kaleye tekrar çekildiğio günün anısına her yıl dönümünde kutlanması gelenek halini almıştır.

Kurtuluştan hemen sonra Sütçü İmam’a, Maraş Belediyesi’nde odacı olarak görev verilmiştir. Ardından Maraş Kalesi’nde bulunan top arabasının sorumlusu yapılmıştır. Bu sorumluluğu kapsamında 19 Kasım 1922 tarihinde Abdülmecit Efendi’nin halife seçilmesinin kutlanması maksadıyla 101 pare top atma görevini ifa ederken[7]21 veya 22’nci topun atıldığı esnada aşırı ısınan top aracının yanında bulunan barutun kontrol dışı ateş alması ile infilak eden toptan kopan bir parçanın alnına saplanması ile ağır yaralanan Sütçü İmam, hastaneye kaldırılmış ve tüm müdahalelere rağmen 25 Kasım 1922 günü 51 yaşında vefat etmiştir.

Sonuç Olarak;

Kurtuluş Savaşı’ndan sonra TBMM tarafından Maraş’a; 5 Nisan 1925’te İstiklal Madalyası, 7 Şubat 1973’te de Kahraman unvanı verilmiştir.

31 Ekim 1919 günü Sütçü İmam tarafından Maraş’ta düşmana ilk kurşunun atılmasının yıldönümüvesileylebaşta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere Aziz Şehitlerimizi, Kahraman Gazilerimizi, Sütçü İmam’ı ve Millî Mücadele’nin on binlerceisimsiz kahramanlarını, ayrıca Türk Vatanı ilelebed yaşasın diye terörle mücadele kapsamında can veren Şehitlerimizi, kanlarını döken Gazilerimizi; rahmet, minnet ve şükranla Yâd ediyorum.

                        :

İsmail CİNGÖZ; Uluslararası Siyaset Uzmanı/M.A. – BULTÜRK Ankara Temsilcisi. TDPB Basın Kulübü Başkanı. [email protected]

[1] “Misakı Milli ve Musul-Kerkük Meselesl”, Küreselden Yerele Türkiye Grubu Raporu, 2003.

https://deploy.studylibtr.com/doc/2547188/misakı-milli-ve-musul—kerkük-meselesi-misakı-milli-ve-m… (Erişim Tarihi: 30.10.2022)

[2] Hale ŞIVGIN; “Mustafa Kemal’in Maraş’ın Kurtuluşu İçin Faaliyetleri”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Yıl: 1988, S. 4, ss. 481-494, https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1172320 (Erişim Tarihi: 30.10.2022)

[3] Ahmet EYİCİL; “Maraş Savunması”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Yıl. 2005, S. 21, ss. 47-76, https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1002511 (Erişim Tarihi: 30.10.2022)

[4] Ahmet EYİCİL; a.g.m.

[5] Ahmet EYİCİL; a.g.m.

[6]Memet YETİŞGİN; “Ermenilerin Maraş’tan Ayrılmaları, 1920-1922”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Yıl. 2004, S. 20, ss. 65-82, https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1021093 (Erişim Tarihi: 30.10.2022)

[7] “Sütçü İmam (1872-1922)”, Kahraman Maraş Üniversitesi, https://www.ksu.edu.tr/Default.aspx?SId=21362(Erişim Tarihi: 30.10.2022)


İsmail CİNGÖZ; Uluslararası Siyaset Uzmanı/M.A. – BULTÜRK Ankara Temsilcisi. TDPB Basın Kulübü Başkanı. [email protected]

[1] “Misakı Milli ve Musul-Kerkük Meselesl”, Küreselden Yerele Türkiye Grubu Raporu, 2003.

https://deploy.studylibtr.com/doc/2547188/misakı-milli-ve-musul—kerkük-meselesi-misakı-milli-ve-m… (Erişim Tarihi: 30.10.2022)

[2] Hale ŞIVGIN; “Mustafa Kemal’in Maraş’ın Kurtuluşu İçin Faaliyetleri”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Yıl: 1988, S. 4, ss. 481-494, https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1172320 (Erişim Tarihi: 30.10.2022)

[3] Ahmet EYİCİL; “Maraş Savunması”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Yıl. 2005, S. 21, ss. 47-76, https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1002511 (Erişim Tarihi: 30.10.2022)

[4] Ahmet EYİCİL; “Maraş Savunması”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Yıl. 2005, S. 21, ss. 47-76, https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1002511 (Erişim Tarihi: 30.10.2022)

[5] Ahmet EYİCİL;a.g.m.

[6]Memet YETİŞGİN; “Ermenilerin Maraş’tan Ayrılmaları, 1920-1922”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, Yıl. 2004, S. 20, ss. 65-82, https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/1021093 (Erişim Tarihi: 30.10.2022)

[7]Sütçü İmam (1872-1922)”, Kahraman Maraş Üniversitesi, https://www.ksu.edu.tr/Default.aspx?SId=21362(Erişim Tarihi: 30.10.2022)

Kırım'ın Sesi Gazetesi

27 Şubat 2015 Tarihinde hizmet bermege başlağan www.kiriminsesigazetesi.com maqsadı akkında açıklama yapqan Mustafa Sarıkamış İsmail Bey Gaspıralı’nıñ bu büyük mirasına sahip çıqmaq ve onun emellerini yaşatmaqtır. Qırımtatar Türkleriniñ ananevî, körenek, ürf, adet kibi yaşamlarında ne bar ise objektif şekilde Dünya cemiyetine taqdim etilmektir.

Pin It on Pinterest