AHMET DAVUTOĞLU’NA ŞEREF YARLIĞI VERİLDİ
Kırım sürgününün acılarını dünyaya duyuran yazar Cengiz Dağcı vefatının 10’uncu yılında Gelecek Partisi’nin düzenlediği etkinlikte anıldı.
Kırım sürgününün sembol ismi yazar Cengiz Dağcı 10’ncu vefatyıldönümünde Gelecek Partisi’nin düzenlediği ‘Ata Topraklarına Hasret Giden BirSürgün’ etkinliğiyle anıldı. İstanbul Mineatürk Restoran’da gerçekleşenetkinlikte anıldı.
Etkinlikte konuşan Gelecek Partisi Lideri Ahmet Davutoğlu,Dağcı’nın vefat ettiği 22 Eylül 2011’de Türkiye’nin Dışişleri Bakanı olarakBirleşmiş Milletler’deki bir toplantıda olduğunu belirterek, şunları söyledi “Konuşmama yapmak üzereyken bir mesaj geldi.
‘Cengiz Dağcı Londra’da vefatetti’ yazıyordu. Toplantıdan hemen ayrıldım, gözümün önüne ortaokuldan beri okuduğum Cengiz Dağcı romanları geçti.
Davutoğlu, Dağcı’nın Kırım’datoprağa verilmesi için hemen Londra ve Kiev büyükelçilerine mesaj gönderdiğinibelirterek, şu hatırasını aktardı:
‘Kiev’den gelen telgrafta Ukraynalılar naaşınınoraya defninin Ruslar ve Tatarlar arasında doğurabileceği riskleri belirtmişti. Ben de Ukrayna Dış İşleri Bakanı Grişenkov’u davet ettim. Ona Kırım’a gideceğimisöyledim, yalnız yanımda bir Kırımlı’da olacak, o anlattıkları ile benimşahsiyetimi belirlemiş insanlardan biridir dedim.” Davutoğlu, bu sohbetin ardından Grişenko’nun gerekliizinleri aldığını ve Dağcı’nın cenazesini Kırım’a defnettiklerini belirterek,“O gün toprak nedir, vatan nedir, Cengiz Dağcı ne anlam ifade ediyor bir kezdaha idrak ettik” dedi.
‘BENİ ÇAĞIRMASALARDI AMA ONU UNUTMASALARDI’:
Cengiz Dağcı için ölümünün 10’ncu yılında Türkiye’deki resmi kurumların bir anma etkinliği düzenlememesini de eleştiren Davutoğlu şu görüşlerini aktardı:
“Gönül isterdi ki onun temsil ettiği Kırım Türklerine vefa olsun ama Ankara’dakilerin çok büyük işleri var, Dağcı’ya sıra gelmiyor. Ankara’daki erkana siyasi lider değil Ahmet Hoca olarak sesleniyorum, eğer Dağcı’yı unuttuysanız milliyetçiliğiniz lafta kalır, yerliliğininiz, milliliğinizin de hiçbir kıymeti kalmaz. Onu unutmak sadece Dağcı’ya, orada o acıları çeken insanlara değil Türkçeye de saygısızlıktır. Muhtemelen böyle bir anma töreni yapacak olsalar beni de çağırmak zorunda kalacaklardı, keşke beni çağırmasalardı ama Dağcı’yı unutmasalardı. Bütün bunlar unutulur ama ruhlar aleminde karşılaştığımızda dağcıya vefa borcumuzun unutulmayacağını herkes bilsin.” Dağcı’yı anmaktan onur duyduklarını dile getiren Davutoğlu konuşmasını “Onun güzel Türkçesi kıyamete kadar bu topraklarda sesi kesilmeyecek gür bir sedadır” sözleriyle bitirdi.
‘AYAKTA KALACAĞIZ MESAJINI VERDİ’
Etkinlikte konukları selamlayan Gelecek Partisi Kültür Sanat Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sema Silkin Ün de, Dağcı’nın eserlerinde resmi otoritelerin yok etmek istediği Kırım Türklerinin kayıp tarihini yazdığını vurgulayarak “Bugün dünyanın hiçbir yerinde kültür endüstrisinin egemen olduğu hiçbir alanda İkinci Dünya Savaşı ile ilgili belgesellerde bu coğrafyada yaşanan trajediden ve bu trajediyi yaşayan insanlardan söz edilmez. Bunun romanını, hikâyesini sadece Dağcı yazmıştır” diye konuştu.
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Özdağ da gençlik yıllarından beri Türk dünyasında yaşananları takip ettiğini belirterek, şunları söyledi:
“Dağcı hep Kırım ayakta kalacaktır mesajını verdi. Ama Türkiye Türk dünyası ile ilgilenmiyor. Nerede sanatçılar, sivil toplum kuruluşları, Kırım Türkleri diasporasının çok zayıf olduğunu gördük. Nerde Kültür bakanlığı, binlerce derneğe işe yaramayan projeler için milyonlar veren devlet? Niçin Kırım’la ilgilenmiyorsunuz? Biz o tarihi ve kültürü yaşatacağız.” Kırım Türkü birçok sanatçı ve yazarın da dinleyici olarak katıldığı etkinlikte, ‘Cengiz Dağcı Belgeseli’ de konuklara izletildi.
DAVUTOĞLU’NA ŞEREF YARLIĞI
Dünya Kırım Tatar Derneği, Kırım Tatar milletinin milli mücadelesine katkısı olanlara ve Kırım’a emeği geçenleri ”Şeref Yarlığı na” layık görüyor.
Londra’da hayatını kaybeden Kırımlı yazar Cengiz Dağcı’nın naaşı, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu tarafından Kırıma getirilerek defni yapıldı.
Ayrıca Cengiz Dağcının vefatının 10. Yılı münasebetiyle Ata Topraklarına Hasret Giden Bir Sürgün konulu Anma etkinliği düzenleyen Prof Dr. Ahmet Davutoğlu Şeref Yarlığı verilmesi kararı verdik.
Dünya Kırım Tatar Dernek Başkan vekili Şevket Öndünç Davutoğlunun konuşması sonunda ŞEREF YARLIĞI nı takdim etti.
Kırım Tatarlarına uygulanan ambargoyu nedeniyle, Kırıma İnsani yardım ulaştıran tek dernek ve STK olan Dünya Kırım Tatar Derneği Başkan vekili Şevket Öndünç Davutoğlu’na Dünya Kırım Tatar Derneğinin faaliyetleri hakkında bilgi verdi.
Kırımda Minaresi tamirat ve tadilat işleri yapılacak olan 380 yıllık Özenbaş camisi hakkında Davutoğlunu bilgilendirdi.
Başkan yardımcısı Şevket Öndüç , Dünya Kırım Tatar Derneğimiz tarafından hazırlanan ” Şeref Yarlığı” belgesini Prof Dr Ahmet Davutoğlu’ na takdim ederken yaptığı konuşmada” saygılı konuklar, öncelikle Dünya kırım tatar derneği başkanımız sayın Mustafa Sarıkamış ve yönetim kurulumuzun en içten selam ve saygılarını sunarım. Bugün burda bulunuşumuzun en önemli nedeni Ülkemize Başbakan ve dışişleri bakanı olarak hizmet etmiş sayın Gelecek Partisi Genel başkanımız Prof Dr Ahmet Davutoğlu’na Derneğimiz tarafından hazırlanan Şeref Yarlığını taktim ederken, Bahcesaray’dan gelen anacığımın, kerç bölgesinden gelen babacığımın ve tüm Kırım Tatar halkımın, Cengiz Dağcı’nın Vatan toprağı ile buluşmasını sağlamasında göstermiş olan gayretinizden dolayı, halkımın gönlündeki ahde-vefasının dizeye döktüğü “Şeref Yarlığı”nı büyük bir onur ile takdim ederim.”
Etkinlik, Türk dünyası müziklerinin sevilen ismi Bünyamin Sungur’un seslendirdiği Kırım ve Türk dünyası türküleriyle sona erdi.
‘DÜŞMANLIK BESLEMEYEN BİLGE BİR ROMANCI’
Etkinlikte konuşan ve sözlerine “Cengiz Dağcı’yı ana vatanına kavuşturduğu için sayın Davutoğlu’na şükranlarımı sunuyorum” ifadeleriyle başlayan yazar İsa Kocakaplan da, Dağcı’nın Kırım Türklerinin milli hafızası olduğunu belirterek, şunların altını çizdi:
“Dağcı eserleriyle 2. Dünya Savaşı yıllarında milletimizin yaşadığı acıların unutulmasını önlemiştir. Biz 1930’un hemen öncesinde Kırım’da ve diğer Türk yurtlarında uygulamayan başlanan Sovyet sisteminin yaşattığı acılardan Dağcı’nın romanları yoluyla haberdar olduk. Başka bir yönü de Kırım Türklerinin Sovyet sistemine geçiş trajedisini yansıtmış olmasıdır.” Kocakaplan “Dağcı’nın yaşadığı acılar onu ömür boyu olgunlaştırmış ve ondan elinden alınan bütün varlıklara rağmen düşmanlık beslemeyen bilge bir romancı çıkarmıştır” diyerek, eserlerini Türkçe kaleme alarak sesini duyuracağına inan yazarın sesinin bütün dünyada duyulduğunu hatırlatarak, 25 kitabının artık Rusça ve başka dillere çevrilme zamanının da geldiğini kaydetti.